4 Ağustos 2017 Cuma

Gordion Antik Kenti ve Gordion Müzesi

İç Anadolu’nun en önemli antik kentlerinden birisi olan Gordion, ırmağı sahilinde,
500x350 m boyutunda, alçak bir höyük şehirdir. Ankara’nın 96 km. güneybatısında, Polatlı’nın 21 km. batısında Yassıhöyük köyünde bulunmaktadır.
 
Gordion Citadel
1 Ağustos Cumartesi günü sabah 9:00' da Ankara Eryaman' dan çıkıp önce Sakarya Meydan Muharebesi' nin yapıldığı Basrikale Tepe Mevzileri' ni gezdikten sonra saat 11:00 gibi Yassıhöyük Köyü' ne ulaştım. Ankara-Eskişehir yolu Sakarya Kışlası ve Gordion tabelalarından sağa dönerek yaklaşık 12 km. lik düz ama dar ve üç-dört kasis bulunan asfalt yol sonrasında köye girmeden hemen sağ tarafta "Gordion Antik Kenti" tabelası görünüyor.
Gordion Citadel' e Yönlendiren Tabela
Tabelanın arka kısmında görünen üzeri düz yükselti çeşitli zamanlarda yapılaşma olan Orta Frig Citadeli (Kalesi) olarak adlandırılan höyük bölgesidir. 
Gordion Citadel Bilgilendirme Panosu

Gordion’un ilk olarak M.Ö. 3000 yılının sonlarında (Eski Tunç Çağı) iskân edildiği bilinmektedir. Antik kentin bu çağdan başlayarak Hititler, Phyrigialılar, Persler, Yunanlar ve Romalılara ait olmak üzere çeşitli yerleşme tabakalarına sahip olduğu tespit edilmiştir. Efsaneye göre Gordion’u M.Ö. 9. yüzyılda başkent yapan kişi Phyrigia Kralı Gordios’tur. Gordion en parlak devrini Kral Midas’ın yönetimi altında geçirmiştir. M.Ö. 695 yılında kent, Kimmerler tarafından yakılıp yıkılarak tahrip edilmiştir. Daha sonra Lydialıların egemenliği altına giren kent, ticari ve askeri bir merkez olarak yeniden inşa edilmiştir. M.Ö. 546 yılında Perslerin, M.Ö. 333 yılında Büyük İskender’in ve M.Ö. 278 yılında Galatların yönetimine giren kent, M.Ö. 189 yılında Roma ordusu tarafından tamamen terk edilmiş olarak bulunmuştur. Gordion, Roma egemenliği altında önemini kaybederek küçük bir yerleşim haline gelmiştir.
Bir efsaneye göre, çözülmesi güç bir  düğümü çözen bütün Asya’nın kralı olacaktı. İşte bu düğüm bu kentten geçen Makedon Kralı Büyük İskender tarafından bir kılıç darbesi ile  kesilerek çözülmüştür.
1900 yılında Alman Köerte Kardeşler ve 1950 yılında  Pensilvanya Üniversitesi adına R.S. Young
başkanlığındaki bir kurul tarafından yapılan kazılar  sonunda, buranın Kral Midas’ın şehri olduğu
anlaşılmıştır. Hitit Mezarlığı ile Frigya Sarayı (mozaik süslemeler) ve mezarlığı (Tümülüsler)
bulunmuştur. Bu kazılar sonunda bulunan Hitit  ve Frigyalılara ait bronz mühürler, bronz kazan,
tas ve kaplar, motifli kazan kulpu, boyalı kaplar,  hayat ağacı ve keçiler, pişmiş topraktan yapılmış
duvar süslemeleri, yazıtlar, Frigya Tanrıçası Kybele’nin heykeli vb. eserler Ankara Anadolu
Medeniyetleri Müzesine kaldırılmıştır. Bir kısmı da Yassı Höyük köyünde 1965 yılında yeni bir
binada açılan Gordion Müzesi’nde tarih sırasına  göre sergilenmektedir.

Gordion Müzesi
1963 yılında bugün Yassıhöyük olarak tanınan 500 nüfuslu küçük bir köyün yanında kuruldu. Bugün Gordion Müzesi’nde kronolojik bir sergileme sunulmakta, her dönem karakteristik örneklerle temsil edilmektedir. Üç vitrinde Eski Tunç Devri eserleri, bunu takiben Kral Midas ile son bulan Erken Frig Dönemine ait eserler yer almaktadır. Bu eserler içinde Erken Demir Çağı’na ait el yapımı çanak-çömlekler, Erken Frig Çağına ait demir aletler, tekstil üretim aletleri sergilenmektedir. Yeni sergi salonunda panoramik vitrin içinde M.Ö. 700 yıllarına tarihlenen tahrip katına ait tipik bir yapı sergilenmektedir. Yeni salonun geri kalan kısmında M.Ö. 6- M.S. 4. yüzyıla ait ithal edilmiş Yunan seramiği, Helenistik Çağ ve Roma Dönemine ait malzemeler sergilenmektedir. Son bölümde ziyaretçiler Gordion’da ele geçen mühür ve sikke örneklerini izleme imkanı bulacaklardır.

Frig Tümülüsleri
Yassıhöyük köyünün doğusundaki geniş vadide tümülüsler dağınık bir şekilde bulunmaktadır. Bunlar üstleri yığma toprak tepeciklerle örtülmüş ve ağaçtan yapılmış mezarlardır.
 
 
Bilgilendirme

Midas (Gordias) Tümülüsü, MM



Midas (Gordias) Tümülüsü, MM Tümülüsü Giriş-1

Midas (Gordias) Tümülüsü, MM Tümülüsü İç Koridor















Gordion’daki tümülüslerin en büyüğü Kral Midas’a ait olduğu düşünülen büyük tümülüstür. Bu mezar yaklaşık 300 m’lik çapı ve 53 m’lik yüksekliği ile Anadolu’daki ikinci büyük tümülüstür. Mezar odasında bir erkek iskeleti, 9 adet tahta masa ile iki adet tahta paravan, 3 büyük kazan, çeşitli büyüklükte 166 adet bronz kap ve iskeletin baş ucunda 145 adet fibula bulunmuştur. Gordion’daki diğer tümülüslerden en önemlisi P tümülüsü olarak adlandırılan ve M.Ö. 700 yıllarında yapıldığı sanılan yığma mezardır. Yaklaşık 80 m. çapı ve 12 m. yüksekliği olan bu tümülüsün mezar odasının içinde bulunan bir çocuk iskeleti ile ağaçtan yapılmış aslan, at ve geyik gibi oyuncaklar bu tümülüsün bir çocuk mezarı olduğunu ortaya koymuştur. Bu tümülüste ayrıca 40 adet seramik kap bulunmuştur. Gordion’da yapılan kazılarda bulunan eserlerin büyük çoğunluğu Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ile Gordion Müzesi’nde korunmaktadır.
 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder